11 Kasım 2015 Çarşamba

Volkan Konak - Aleni Aleni





Anlıma yazdı kader, silemedum
Ağladum ağladım hiç gülemedum
Kimseye söylemedim, diyemedum
Aşk diye çektuğumi
Ah felek inadun hep banamidur
Herkese akta bize karamidur
Aşk acıdan, sızıdan yanamidur
Anla ne ettuğuni 




(karadenizli olmak böyle şarkılarda mutlu olmaktır:)

10 Kasım 2015 Salı

KAHVE SOHBETİ



'KALP RUHUN AYNASI,KALBİN PENCERESİ BİR CİFT GÖZ, GÜZEL BAK,TEMİZ YAŞA'

Her anında gülen gözlerle hayata bakmak nekadar güzel olurdu evet ama bazen olamıyor,bunalıyoruz üzülüyoruz önemli olan verdiğimiz tepkiler ne kadar dirayetli olduğumuz,düşünün başınıza kötü bir olay gelmiş, sen oturup bir kahve yaptın ama bol köpüklü sonra bir sigara yaktın, balkonun veya evinin en sevdiğin yerine geçtin,olay orda duruyo dursun...
  sonra mantıklı cevaplar ara,sorununu çözmek için destek ara ne bileyim plan yap gerekirse ama önce kendini yavaşlat,dinle bunu yap 
     Eski zamanlarım heyecanlı,olaylara çabuk etki tepki yapan biriydim ama bu konuda geliştirdim kendimi,önce durup düşünüyorum... bir kahve içiyorum(anlattığım şekilde)güzel bakmaya çalışıyorum kendime özeleştiri yapıyorum ve cevap arıyorum...
      Evet değişiyoruz,zamanla olgunlaşıp tecrübe ediniyoruz yaşım 25 oldu ve zamanla tecrübelerim katlanarak nerde nasıl davranıcağımı öğretiyo bana veya hangi olayda ne yapıcağımı,

en güzel yaptığım işler;çiçek yetiştirmek,görsel olarak baktığım herşeyi anlamlaştırmak,derin yaşamak bazen derin nefes almak ve o anı içimde mutluluğa dönüştürmek...(en iyi yaptığım iş :)
    
           dedim ya derin yaşıyorum,üzüntümüde stresimi de ama en azından şimdilik eğer olumsuz bir olayla karşılaştıysam kendimi durdurup kontrol sağlıyorum evet artık bunu yapıyorum...

                             sevgiler....




9 Kasım 2015 Pazartesi

BAŞARI HİKAYELERİNİN ATASI


Hayatı “çaresizliklerle” dolu bir adamın öyküsüdür!

7 Yaşındayken babasını kaybetti ve yetim kaldı.

8 Yaşında okuldan alındı ve köyde yaşadı.

10 Yaşında yüzü kanlar içinde kalacak şekilde, yeni okulundaki hocasından dayak yedi.

17 Yaşında hayalindeki okulun istediği bölümü için gerekli not ortalamasını tutturamadı.

24 Yaşında tutuklandı, günlerce sorguya çekildi ve 2 ay tek başına bir hücrede hapis yattı.

25 Yaşında sürgüne gönderildi.

27 Yaşında kendisinden bir yaş büyük meslektaşı kendisinin de üyesi bulduğu derneğin çalışmaları ile kahraman ilan edilirken, kendisi hiç önemsenmiyordu. Doğduğu şehrin merkezinde rakibi törenlerle karşılanırken, o kalabalık arasında yalnız başına olanları izliyordu.

30 Yaşında kendisi başka şehirleri düşman elinden kurtarmaya çalışırken, doğduğu şehir düşmanların eline geçti.

30 Yaşında amiri, onu kendisinden uzaklaştırmak için başka göreve atanmasını sağladı. Yeni görevinde fiilen işsiz bırakıldı. Aylarca boş kaldı.

37 Yaşında böbrek hastalığından Viyana’da 2 ay hasta ve yalnız halde yattı.

37 Yaşında komutan olarak yeni atandığı ordu dağıtıldı.

38 Yaşında Savunma Bakanı tarafından görevinden atıldı.

38 Yaşında bir toplantıda giyebileceği bir tek sivil elbisesi bile yoktu ve başkasından bir redingot ödünç aldı. Ayrıca cebinde sadece 80 lirası vardı.

38 Yaşında kendisi için tutuklama kararı çıkarıldı.

38 Yaşında en yakın beş arkadaşından üçü, onun Kongre temsil heyetine üye olmaması için oy kullandı.

39 Yaşında idam cezasına çarptırıldı.

Sonra ne mi oldu?

42 Yaşında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı oldu.

Okuduğunuz öykü efsanevi lider Mustafa Kemal Atatürk’e aittir.

Kişisel sorunlar büyük başarıların önünde engel değildir.

Mustafa Kemal kişisel kurtuluş savaşı ile ülkeyi kurtarma savaşını birlikte götürebilmişti.

Atatürk başlangıçta tek kişiydi. Her şey bir insanla başladı. Her şey bir insanın beyninde başladı.
 Sonra diğer insanların katılımı ile büyüdü. Amaçlanan sonucun elde edilmesiyle de başarıya ulaşıldı.

Başlangıçta büyük hayalleri ama küçük hayatları vardı.

Kabuklarını kırıp kişisel sınırlarını yiyerek ilerlediler.

Kendilerine güvenlerinden başka başlangıç sermayeleri yoktu.



ADAÇAYI MUCİZESİ


(Ben artık günde 1 bardak içerim diye düşünüyorum )

Diyetisyen Şebnem Kandıralı, adaçayını değerlendirdi ve bakın sonuçları neler oldu ,şifa kaynağı olduğunu söyleyebilirim öncelikle
  
ADAÇAYININ YAPILIŞI;
Adaçayını hazırlamanın basittir. 1 bardak kaynayan suya 1 çay kaşığı adaçayı ekleyin. Kapalı bir kapta 15-30 dk demleyin. Çayı kompres olarak kullanmayıp içecekseniz tadını arttırmak için biraz bal ekleyebilirsiniz.

FAYDALARI (ki saymakla bitmiyo)

Migren baş ağrıları için, Sıcak adaçayı içine bir bez batırın. Bunu alnınızın üzerine koyarak kompres yapın.
Mide krampları ve sindirim sorununz varsa;Sıcak adaçayı ile hazırlanmış kompresi karın bölgenize koyarak sindirim sorunlarından özellikle gaz oluşumundan kurtulabilirmişiz 
Soğuk algınlığı, grip, bronşit iseniz ; Sıcak adaçayı tüketimi bronşit, soğuk algınlığı ve grip belirtilerini hafifletmeye yardımcı, Sadece balgam söktürücü olarak değil vücudu terlettiği için toksin atıcı faaliyet de gösteriyo ve  İstenirse bal ilavesi yapılabilir.
Sinüsleri ve akciğerleri temizler; Adaçayının buharının solunması gerekiyo bu işlem için, Başınızla kase arasına havlu koyarak çıkan buharlardan maksimum düzeyde fayda sağlayabilirsiniz. Bir buharlaştırıcı içine filtre halinde adaçayı da konabilir veya sıcak bir banyo içine adaçayı serpiştirilebilir.
İshal tedavisi için ; İshal tedavisinde soğuk adaçayı günde 2-4 bardak arasında öneriliyo ve Kesikler ve yaralar için Soğuk adaçayı ile kesik ve yaralar üzerine kompres yapılarak rahatlama ve daha hızlı iyileşme sağlayabiliyormuş,
Ağız sağlığı için: Günde 3 kez soğuk adaçayı ile gargara yapıldığında diş eti iltihapları ve ağız yaraları için tedavi sağlar. 2.5 g kuru adaçayı 100 ml suda kullanılabilir.
Sıcak basmalarına karşı: 1 bardak sıcak suya 4 yemek kaşığı adaçayı ekleyip en az 4 saat demlemeye bırakıp,Bir elekten geçirdikten sonra içine bal ve limon katılabilir ve soğuk olarak bir sıcak basma anının başlangıcında tüketmek gerekiyor,1 bardak adaçayı sıcak basmalarını 2 güne kadar önleyebilmekte ayrıca,

Beyin fonksiyonlarının geliştirilmesi: Daha iyi bir beyin fonksiyonu ve mükemmel bir hafıza arttırıcı olması harika bişey bence, Çalışırken adaçayı yudumlamak sadece sizi sağlıklı tutmakla kalmayıp öğrendiklerinizi de korumaya yardımcı oluyor,Asetilkolin Alzheimer hastalığını önlemede ve tedavide gerekli bir bileşiktir. Beyindeki kimyasal bir haberciymiş,Alzheimer hastalığı olanlarda asetilkolin seviyeleri düşüktür. Adaçayı asetilkolini parçalayan enzimi yok ediyo
Taze adaçayı kağıt havlu içine sarılıp, plastik torba içine yerleştirildikten sonra buzdolabında birkaç gün boyunca saklanabilir. Kuru adaçayı da rutubetten uzak, serin ve karanlık bir yerde hava geçirmez bir şişede muhafaza edilmelidir. Doğru saklandığında kuru hali yaklaşık 6 ay durur.
NOT;
Adaçayı kasılmalara neden olduğu için hamilelik sırasında tüketilmemelidir. Emziren kadınlarda sütün azalmasına neden olduğundan tercih etmemelidir. Çocuklar içinde tüketimi uygun değildir. Yüksek tansiyonu olanlarda kan basıncını arttırabilir. Diyabeti olan hastalarda kan şeker düşüklüklerine neden olabilir. Adaçayı uyku ve uyuşukluğa sebep olur. Sakinleştirici ilaç kullananlar beraberinde adaçayı da tüketirlerse çok fazla uyku hali oluşabilir.''

7 Kasım 2015 Cumartesi

BAŞARILI VEYA BAŞARISIZ OLMAK İŞTE ASIL MESELE BU!


        Kendimizi değerlendirirsek, ne kadar neyiz acaba bende hiç bilemedim sizde sorun kendinize,eğer tembel insanlarda ki özellikler varsa o huyu terkedin yoksa başarılı biri olmaya hayaliniz suya düşer!


BAŞARILI İNSANLAR

Minnet duyguları gelişmiştir                               
Başarılı olanlara övgüde bulunurlar
Affedicidirler
İltifat ederler
Her gün okurlar
Fikirler hakkında konuşurlar
Bilgi paylaşırlar
Eğlencelidirler
Değişime ayak uydururlar
Günlük yapılacak listesi oluşturular
Başarısızları için sorumluluk alırlar
Günlük tutarlar
Başkalarınında başarılı olmasını isterler
Olmak istediklerinin listesini tutarlar
Amaçları ve bir hayat gayeleri vardır
Değişim odaklı bir bakı


BAŞARISIZ İNSANLAR


Kusur arar
Her şeyi görev olarak görürler
Hergün tv izlerler
Değişime karşı dirençlidir
Tecrübeleriyle değil iç güdüleriyle hareket ederler
Dedikodu yaparlar
Bilgi veri depolarlar
Öfkelelerini dışa vururlar
Kin tutarlar
Başarısızlıkları için başkalarını suçlarlar
Her şeyi bildiklerini düşünürler
İş odaklı çalışırlar
İçten içe başkasının başarızıslığını isterler
Ne olmak istediklerini bilmezler
Amaçsız yaşarlarş açıları vardır.




4 Kasım 2015 Çarşamba

PARA BİRİKTİRMENİN PRATİK YOLLARI


















Siz de günümüz koşullarında neredeyse kazandığınızdan çok para harcıyorsunuzdur. Bu yüzden ev harcamalarınızda olsun, ulaşımda ve tüketimde olsun,  tasarruf etmeye başlamak en mantıklı yol ,Çok zor değil, hayatınızda yapacağınız ufak değişikliklerle para biriktirmeniz mümkün. İşte hayatınızın her alanında yapabileceğiniz küçük değişiklikler ve para biriktirme ipuçları:
 
Evde yemek yapmak birinci kural!
Alışverişe çıkmadan önce ihtiyacınıza göre bir liste hazırlayın
 Ne zaman uçak bileti almanız gerektiğini iyi bilin. Bazı günler diğer günlere oranla daha ucuzdur.
Her gün geçtiğiniz yol üzerindeki en ucuz benzin istasyonunu bulun ve oradan benzin alın. Birkaç kuruş için değmez demeyin, toplamda kârınız büyük olacak.
Arabanızı temizleyin ve içinde fazla ağır eşyalar bırakmayın. Ekstra ağırlık daha fazla benzin yakımı demektir.
Toplu taşıma araçlarını kullanın.
 İndirim zamanlarında alışveriş yapın!
Kıyafetlerinize iyi bakın. Kıyafetlerinizi yanlış yıkamanız ya da özensiz kullanmanız onların ömrünü kısaltır. Yeni kıyafetler almak zorunda kalmayın.
Evinizde ısı yalıtımlı pencere kullanın. Isı yalıtımlı pencereler ısı kaybını %50’ye yakın azaltır. Eğer eski tip pencerelerden kullanıyorsanız ısınmak için kullandığınız parayı sokağa atıyorsunuz demektir.
Neye ne kadar harcadığınızı not edin. Harcadıklarınız kazandığınız parayı geçiyorsa tasarruf yapmaya başlamanın vakti gelmiş demektir!
Para biriktirin. Yüksek rakamlara gerek yok, düşük hedefler belirleyin. Başlangıç olarak ayda 50 TL bile biriktirseniz sizin için kârdır.
Bir şey satın alırken, o parayı kazanmak için kaç saat çalıştığınızı düşünün. Eğer değiyorsa satın alın.
İyi bir kredi kartı kullanıcısı değilseniz, alışverişe çıkarken kartınızı evde bırakın ve nakit harcayın.
Dışarıda yemek yerine bir arkadaşınıza yemeğe gidin, ya da arkadaşınızı kendi evinize çağırın.

2 Kasım 2015 Pazartesi

HAYIRLISI OLSUN TÜRKİYE

 




huzursuzum,
ve hayırlısını istiyorum! refah seviyesi artsın bu olumsuzluklar bitsin,terör bitsin
insanlar ölmesin istiyorum..
Şuan ikiye hatta 3 e bölünmüş bir toplum var..
İnsanlar bölünmesin istiyorum,
saygı ve sevgi istiyorum..
doğacak cocuklarımıza güzel bir gelecek istiyorum..
''sel gider kumu kalır.Bu seçimde gidecek ama ;siz komsu olmaya
akraba olmaya,hemşeri olmaya devam edeceksiniz'' demiş Muhsin Yazıcıoğlu ne güzel söylemiş
herkes sağduyulu olsun artık
vicdanlar da susmasın ama...
ben bugünlerde Mustafa Kemal ATATÜRK Ü 
Bir başka anıyorum..
hayırlısı olsun Türkiyem....